Günün Haberleri...
 
•  Haberler Ana Sayfa
 
•  Tüm Haberler
 
•  En Çok Okunan Haberler
 
•  En Çok Yorumlanan Haberler
 
•  Foto Galeri
 
•  Haber Arsivi
 
•  Haber Yolla

  CHP'DE KAOS OLABİLİRMİ? www.boluweb.com | Paylas
6.11.2010 08:42:34
CHP'DE KAOS OLABİLİRMİ?

 Olmaz olmasına ama…

2011 seçimlerine 1 yıldan az bir süre kalmış iken, ana muhalefet partisinde yaşananların kısa vadede sağlıklı sonuçlar üretebileceğini düşünmekte fazla iyimserlik olur kanısındayım.

“Korku imparatorluğuna” mı son verilmiştir?

Yoksa CHP'de “darbe” mi olmuştur, yoksa olan biten Sav ve ekibinin tasfiyesimidir?

Baykal gitmiş kavga bitmemiştir, meselenin özünde bu vardır.

CHP'de yıllardır sürdürülen Baykalist diktatörlüğünün parti içinde oluşturduğu anti-demokratik yapı Baykal'ın gitmesi ile henüz çözülememiştir.

Bürokratik sosyalizmin bir zamanlar hüküm sürdüğü Sovyetler Birliğindeki parti şefleri iktidarına benzer “şefler” CHP'de hüküm icra etmeye devam etmekte,

Şefler süreci kendi lehlerine döndürebilmenin çarelerini aramakta, tasfiyeye teslim olmamak için direnmekte,

Yıllardır kişi bazında birbirlerine destek olarak ele geçirdikleri parti piramidini yine eski ilişkilerine güvenerek işgal etmeye devam etmek için son kozlarını oynamaktadır.

Yılların Baykalist diktatörlüğünün parti içindeki kalıntılarının birkaç ayda tasfiyesini beklemek yanlıştır.

Bir seçim dönemi, birkaç kurultay “kalıntılar” manevra kabiliyetlerini yitirmemek için çalışacaklardır.

Şu anda CHP'de hâkim olan mantık “Düşmanımın düşmanı benim dostumdur” mantığıdır.

Büyük Çin şovenizminin felsefecisi Konfüçyüs'e ait olduğu sanılan mantığın.

Şu anda CHP'de hâkim olan anlayış Makyavelist anlayıştır.

1789 Fransız ihtilali döneminde iktidarı ele geçirebilmek için her yolu mubah gören anlayışın.

Şu anda CHP'de Fetret dönemi yaşanmaktadır.

1402 Ankara Savaşını kaybeden Timur'a esir düşen Yıldırım Beyazıt sonrası Osmanlı'da oluşan iktidar boşluğudur, beylikler savaşıdır yaşanan.

Seçmen, üye, delege dinamiğinin değil, hizipler dinamiğinin egemen olduğu yapının birkaç ayda çözülebileceğini düşünmek aşırı iyimserliktir.

Yılların çökeltisini kazımak üstelikte yapıya zarar vermeden kırmadan, dökmeden kazımak oldukça zordur.

Elbette seçimlere çok az vakit kalması sebebi ile bundan kısa dönemde iktidar partisi karlı çıkacaktır.

CHP içinde süren silahsız iç savaşın bir şekilde sandığa yansımayacağını düşünmekte saflıktan öte bir şey bir şey olamaz.

Çünkü parti içi diktatörlük yukarıdan aşağıya anti-demokratik yöntemlerle egemenliğini sürdürürken halka mesaj veren doğru dürüst bir mesaj üretememiştir.

Yaslanılan tek siyaset Cumhuriyetin temel kazanımları ve katı, laik ve Kemalist anlayıştan öte bir şey olmamıştır.

Parti politikasızlığı politika haline getirmiştir.

Kürt sorunu konusunda hala Fi tarihinde üretilen bir dosyanın ilerisine geçecek bir görüş yoktur.

Elalem Kürt sorununda müzakere dönemine geçmiştir, CHP halen bin sene önceki dosyalarla idare edeceğini zannetmektedir.

Yerel yönetimlerin İl Genel Meclisinin yetkilerini artıran yasa tasarılarında, Bölge Kalkınma Ajansları konusunda, Federal devlete giden yolda döşenen bu taşlar hakkında partinin tabanı da tavanı da herhangi bir görüşe sahip değildir.

Yürümekte olan ekonominin halktan yana dönüşümler sergilemesi için ne yapmak gerekmekledir?

Önerilen model nedir?

Ülke ekonomisinin en önemli sorunu “hakça bölüşüm” meselesi için düşünülen önlemler ne olabilir?

Bu temel konularda politikalar üretilmeden bunları halka, seçmene anlatmadan halkın seçmenin partiye teveccüh göstermesi beklenmemelidir.

Ancak ana muhalefet partisinde çıbanın patlamasına sebep olan eylemin fitilini iktidar partisinin korkulu rüyası Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın çekmesi de olayın traji komik yanı bence.

MERAKLI

Meraklıyı hiç merak etmiyorsunuz, güceniyorum valla!

Bu çocuk ne yapar, ne eder bir elinden tutuverelim diyeniniz yok!

Bu kadar dert yandık, beraberce ağladık, salya sümük yok bir fayda yaratmadı.

İş başa düştü anlayacağınız…

Kendisini gazetede çalıştırmaktan başka çare yok.

Ama kadrolar dolu, herkesin görevi yetkileri belli, meraklıyı istihdam ederken “karıncanın bacağını incitmemek” lazım.

Düşündüm, taşındım; sizlere de bir danışayım dedim.

Meraklıyı gazeteye” Başdanışman” olarak almak istiyorum.

Sakıncası yoksa…

06.11.2010

Bu haber 1506 defa incelenmistir. Paylas

 
geri dön
sayfa basi
tüm haberler
yazdir
 
  DIGER HABERLER
Gece yarısı senet tehdidi Gece yarısı senet tehdidi 25.9.2014
Bolu’da bin esnafa müjde Bolu’da bin esnafa müjde 25.9.2014
Ayakkabı içinde ölüm tehdidi Ayakkabı içinde ölüm tehdidi 25.9.2014
AHİLER GÜNÜNDE EYLEM AHİLER GÜNÜNDE EYLEM 25.9.2014
Motosikletli terörü Motosikletli terörü 25.9.2014
Zil çaldı, dersimiz grev! Zil çaldı, dersimiz grev! 25.9.2014
40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 40 bin TL’sini Belediye anonsu kurtardı 23.9.2014
Bilindik senaryoda bir mağdur daha Bilindik senaryoda bir mağdur daha 23.9.2014
Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı Yola aniden çıkan tır trafiği karıştırdı 23.9.2014
Bir sendika daha yargıya gidiyor Bir sendika daha yargıya gidiyor 23.9.2014
Kayınvalide gelinini bıçakladı Kayınvalide gelinini bıçakladı 23.9.2014
Kılıçdaroğlu geliyor Kılıçdaroğlu geliyor 23.9.2014
Bu hafta grev var! Bu hafta grev var! 22.9.2014
''Bu acıları bir daha görmeyelim'' ''Bu acıları bir daha görmeyelim'' 8.3.2013
SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI SON YOLCULUĞUNA UĞURLANDI 8.3.2013
 
 
tüm haberler
 
Bolu Firma Rehberi
Bolu'dan Haberler
Bolu Seri İlanlar
Bolu Yaşam Rehberi
Fikir Köşesi